Etli Arapsaçı Tarifi

Keriman hanımefendi, “kart yerlerini ayırt edebilmek önemli ” ifadesinden ne anlamaliyim. Bu Yemeği çok severim, pişirme aşamasında bir sorun yok da ,ayıklamaya gelince ben ona o bana birbirimize bakıp duruyoruz

Saime hanım,geç gelen cevabım için özür dilerim.Afiyet olsun

BA_YI_LI-RIM Arap saçına o ne mübarek bir ot (Bitki)dir öyle yaaa Annemler 8 bağ yolladılar kavurup kavurup yedim :) yemeğinden ziyade yumurtalı yada sade kavurmasına bayılıyorum Canım istedi şimdi ya :)Elinize kolunuza sağlık Keriman Hanım

Fatma hanım,bu işte yanlışlık yok aslında,takdir edersiniz ki,biz yazarların ev damak zevkleri ve bazen de büyüklerimizden öğrendiğimiz tarifler ön plana çıkıyor.Aslında ben butarife derin dondurucudan yaz domateside eklerim bazen,salça renk vermesi için,baskın tadı olan marohanın(marathanın) tadı çok etkilemiyor.

Sizin dediğiniz yöntemi başka dostlardan da duydum,terbiyeli…Renksiz oluyor,denemeye değer bu ot için.Tarifime verdiğiniz katkı için teşekkür ederim.

merhaba bende bir giritli ailenin kızı olarak maratayı çok severim. yalnız bu işte bir yanlışlık var. arapsaçını pişirirken salça konmaz. ve indireceğine yakın çok az unla limon çırpılır üzerine dökülür bir tıkırdar altını kapatılır.sevgiler

Kesinlikle katılıyorum size, siz ve biz bu kültürün içinde büyüdüğümüz için, ne demek olduğunu çok iyi biliriz sevgili Keriman hanım… :)

Arapsaçı,yemek ve pişirmek bir kültürdür :)

Teşekkürler çok, sevgiler…

Elif hanım,ben anneannemi tanımadım,ancak 15 yaşında Mersin’e gemi ile Kandiye’den geldiğinde Türkçe bilmediğini biliyorum.(mübadele)Annem,anneannemin arkadaşları ile rumca konuşurdu otları ayıklarken :)Bende pişirmeyi böyle öğrendim,3-5 kelime Rumcayı’da….Bir yazar,kitabında şöyle söyler”Rakıseverlerin otu”..Gerçektende:)

Butarif aslında bir kültürü yok etmemek adına,size bazı şeyleri anımsattıysam ne mutlu bana…Sevgiler

Keriman hanım, benim anneanemin de nüfusunda Kandiye yazıyordu,evinden zamanında arapsaçı,aynı sizin tarifinizle hiç eksik olmazdı, bu kokuyla büyüdüm,şimdi de burnuma geldi kokusu, bayılırım,sizin anlattığınız fıkrayı o da anlatırdı :))), ben de bu kokularla büyüdüğümden midir bilmem bayılırım hem tadına, hem pişerken bütün evi saran kokusuna hem de rakıya :))) anneanneciğim nur içinde yatsın…
Tarif için de ayrıca çok teşekkürler,daha çok o günlere götürdüğünüz için beni… ellerinize sağlık…

Nevin hanım,

Ben rakı içerim,arapsaçı severim :)))

keriman hanım size aynen katılyorum ama çoğu kimse kokusu yüzünden sevmez arapsaçını…ben terbiyesini yoğurt,limon ve un ile yapıyorum

Bu tarif için megolomanlık yapmaktan gurur duyacağım:))))

Böyle birtat yok :)))o saçaklar boğazıma dolanıyor gibi diyenleri birkere yemeğe davet ediyorum bu otu butarifle…

Benim birtarafım Giritli(annneanne 1924 mübadele girit/kandiya göçmeni)terbiyesili hiç pişmedi evde.Öğrenmek isterim..

Terbiye deyince aklıma yumurta sarısı,limon geliyor???

Yanılıyormuyum?

çok güzel görünüyor canım istedi şimdi:)arapsaçına bayılırım ben giritli arkadaşlarımdan terbiyelisini öğrendiğim için öyle yapıyorum, mevsiminde böylede denemek isterim .arapsaçı tarifini kışın ğöndermiştim ama yayınlanmadı yada elifin eline geçmedi aklıma gelmişken hatırlatayım:))

Bu yemeği bilen yokmu bilmiyorum? Yorum almamasına şaşırdım.
Ben en iyisi bu tarifi bir fıkra ile taçlandırayım.
Bir Giritli ile inek bahçeye girmiş,çocuk telaşla koşarak eve girmiş durumu babasınına haber vermiş.
“Baba baba! bir Giritli ile inek bahçede ;biri ot yiyor diğer ot topluyor hangisini kovayım???
Çocuğun telaşına babanında telaşı eklenmiş.Aman oğlum koş inek doyunca gider,hemen Giritliyi kovala demiş !!..
Yiyelim içelim,israf etmeyelim

Sevgiyle