- 4-6 Kişilik
- 5dk Hazırlık, 30dk Pişirme
Osmanlı'da şerbet kültürü
Osmanlı mutfağında zirveye çıkan oralardan çıkıp dünyaya yayılan şerbet, önceleri sıcaklarda serinlemek için ferahlatıcı içecekler olarak rağbet gördü, sonra özellikle İtalya'da değişik meyva suları ile sorbetto olarak yerini aldı ve dünya mutfak mirasının önemli bir yerine oturdu.
Mevlana ‘’Hayatta en sevdiğim üç şey; Sema, Hamam ve Şerbettir’’ der.Osmanlı mutfağı, asilzadelere hizmet verdiğinden olsa gerek genel olarak kaliteli malzeme, bol çeşit ve abartılı bir mutfak olarak geçti tarihe. Sadece yemek olarak değil içecek çeşitliliği olarak da... Ayran, boza, şıra, süt, salep, komposto ve şerbetten bahsediyoruz. Şerbet kibarlığın sembolüydü, misafirperverliğin ve zengin sofraların baş tacıydı. Özel olarak kurulan helvahaneler; şerbet, turşu, helva, reçel, hoşaf yapar ve soylu saraylılara satarlardı. Halk arasında da şeker, bal ve limonla yapılanı yaygındı. Hatta bazı türleri hastalık tedavilerinde de kullanılırdı.
Şerbet o dönemler önemli ve çok yaygındı. Evliya çelebi Seyehatnamesi'nde İstanbuldaki şerbetçilerden bolca bahsetmiştir. Şerbetçiyan-ı piyade yani ayakta şerbet satanlar, zamanla isteğe göre şıra ve bozaya geçiş yapmışlardır.Osmanlı mutfağında zirveye çıkan oralardan çıkıp dünyaya yayılan şerbet, önceleri sıcaklarda serinlemek için ferahlatıcı içecekler olarak rağbet gördü, sonra özellikle İtalya'da değişik meyva suları ile sorbetto olarak yerini aldı ve dünya mutfak mirasının önemli bir yerine oturdu.
Türkler içeceklerini soğutmak için kar kullanırlardı (Karsambaç; Kar ve pekmez şerbeti). Bundan etkilenen italya, sorbeyi karla yapmaya başladı ve içine kullandığı süt ve kremayla ilk dondurmanın temellerini atmış oldu.
Günümüzde, kahve yanında, misafirlikte, doğumda ve ramazanda kullanılan şerbet ve türevleri, İstanbul’un Tarihi Meşhur lokantalarında güncelliğini ve çeşitliliğini korumaktadır.
Ben bu yazımda evlerimizde kolayca bulabileceğimiz malzemelerle yapabileceğimiz reçeteler sunmak istiyorum. Kavanoz şerbetleri hala ülkemizde çok yaygın olarak yapılmaktadır Kavanozlama yöntemiyle doğal evde yapılmış içeceklerimizin tazeliğini uzun süre koruyabilir, sofralarımızı zenginleştirebiliriz. En önemlisi ise evde yapacağımız meyva suları ve şerbetlerle çocuklarımızı gazlı ve asidik içeceklerden korumuş oluruz.
Osmanlı'da şerbet kültürü
Osmanlı mutfağında zirveye çıkan oralardan çıkıp dünyaya yayılan şerbet, önceleri sıcaklarda serinlemek için ferahlatıcı içecekler olarak rağbet gördü, sonra özellikle İtalya'da değişik meyva suları ile sorbetto olarak yerini aldı ve dünya mutfak mirasının önemli bir yerine oturdu.
Mevlana ‘’Hayatta en sevdiğim üç şey; Sema, Hamam ve Şerbettir’’ der.Osmanlı mutfağı, asilzadelere hizmet verdiğinden olsa gerek genel olarak kaliteli malzeme, bol çeşit ve abartılı bir mutfak olarak geçti tarihe. Sadece yemek olarak değil içecek çeşitliliği olarak da... Ayran, boza, şıra, süt, salep, komposto ve şerbetten bahsediyoruz. Şerbet kibarlığın sembolüydü, misafirperverliğin ve zengin sofraların baş tacıydı. Özel olarak kurulan helvahaneler; şerbet, turşu, helva, reçel, hoşaf yapar ve soylu saraylılara satarlardı. Halk arasında da şeker, bal ve limonla yapılanı yaygındı. Hatta bazı türleri hastalık tedavilerinde de kullanılırdı.
Şerbet o dönemler önemli ve çok yaygındı. Evliya çelebi Seyehatnamesi'nde İstanbuldaki şerbetçilerden bolca bahsetmiştir. Şerbetçiyan-ı piyade yani ayakta şerbet satanlar, zamanla isteğe göre şıra ve bozaya geçiş yapmışlardır.Osmanlı mutfağında zirveye çıkan oralardan çıkıp dünyaya yayılan şerbet, önceleri sıcaklarda serinlemek için ferahlatıcı içecekler olarak rağbet gördü, sonra özellikle İtalya'da değişik meyva suları ile sorbetto olarak yerini aldı ve dünya mutfak mirasının önemli bir yerine oturdu.
Türkler içeceklerini soğutmak için kar kullanırlardı (Karsambaç; Kar ve pekmez şerbeti). Bundan etkilenen italya, sorbeyi karla yapmaya başladı ve içine kullandığı süt ve kremayla ilk dondurmanın temellerini atmış oldu.
Günümüzde, kahve yanında, misafirlikte, doğumda ve ramazanda kullanılan şerbet ve türevleri, İstanbul’un Tarihi Meşhur lokantalarında güncelliğini ve çeşitliliğini korumaktadır.
Ben bu yazımda evlerimizde kolayca bulabileceğimiz malzemelerle yapabileceğimiz reçeteler sunmak istiyorum. Kavanoz şerbetleri hala ülkemizde çok yaygın olarak yapılmaktadır Kavanozlama yöntemiyle doğal evde yapılmış içeceklerimizin tazeliğini uzun süre koruyabilir, sofralarımızı zenginleştirebiliriz. En önemlisi ise evde yapacağımız meyva suları ve şerbetlerle çocuklarımızı gazlı ve asidik içeceklerden korumuş oluruz.
https://www.nefisyemektarifleri.com/hibiskus-serbeti-9410726/
Hibisküs Şerbeti Tarifi İçin Malzemeler
- Yarım su bardağı kurutulmuş hibisküs
- 1 litre su
- 20 gram fesleğen tohumu
- 2 yemek kaşığı şeker (arzu ettiğiniz kadar)
- 1 çubuk tarçın
- 2 adet karanfil
İlk yorumu sen yaz.
Yaptığın yorumlarla diğerlerine yardımcı ol.