Tereyağı ve ay şeklinde doğranmış soğanları önce harlı ardından kısık ateşte 5 dakika kavurun, hafif karamelize olsunlar.
Kırmızı biberi 2 ye bölün,enine verev ince şerit kesin. Soğanlar karamelize olmaya yakın ekleyin. Biberlerin diriliği kaybolsun. Kavrulmuş malzemeyi kenara alın.
Süt, yumurta, tuz, karabiberi bir kasede çırpın. Şerit kesilmiş pastırma ve sotelenmiş sebzeleri yumurta ile buluşturun. Aynı tavaya yağ eklemeden ateşe aldığınız tavaya tüm malzemeyi dökün spatula yardımıyla yayın.
Tabak veya kapak yardımı ile omletiniz ters yüz edin .Sıcak servis yapın .
Not: Osmanlı mutfağında ,soğanlı yumurtanın soğanlarının pişmesi tam 3 saatmiş. Benim ki hayal, kor olmuş mangal kömüründe kapaklı bakır kapların önce suyunu bırakan,sonra çeken tereyağında kavrulan soğanlar.Tam 3 saat! Kıvamında karamelize olmalı,yakmadan…
Sirke, şeker, tarçın, yenibahar, taze çekilmiş karabiber baharat ve lezzetlendiricileri bu saray lezzetinin. Yumurtalar soğanlara yuva açılarak kırılırmış. Kapağı kapalı 10 dk pişirilirmiş. Tam bir sabır lezzeti. Ramazanın 15 inde iftar yemekleri arasındaymış…
Kaynak: 500 yıllık Osmanlı Mutfağı,Yazar: Marianna Yerasimos.
Soğanlı,biberli,pastırmalı omletimi yaparken bu tariften etkilendim. Karabiber dışındaki baharat açığını pastırma çemeni ile kapatmayı planladım. Baharat tercihi zevkinize kalmış.
Sebzelerin Türk mutfağında kullanılmaya başladığı tarihleri incelediğimizde mutfağımızın tarihsel sürecini daha iyi anlayabiliriz.
Osmanlı padişahlarından Fatih Sultan Mehmet patates, domates ve patlıcan yememiştir.
Sebebi domates ve patatesin Amerika’nın keşfinden sonra Avrupa’ya, 19.yy. başlarında da Anadolu’ya gelmesi. Patlıcan da dünyaya Çin ve Hindistan’dan yayılmıştır.
Düşünebiliyor musunuz patates,patlıcan ve domatesin olmadığı bir sofrayı.
Kısıtlı imkanlarla, meşakkatli uğraşılarla ortaya çıkan muhteşem bir sofradır Osmanlı sofrası…
Gündeme getirdiğiniz için teşekkürler…
Ellerinize, emeğinize sağlık güzel tarifiniz için…
Teşekkür ederim Kaya bey,okuyorum ve mutfağıma uyarlıyorum.Osmanlı mutfağı hakkında söylediklerinizle haklısınız.Bahararat yolu zaten açık,Osmanlı mutfağında bolca kullanıyor ama malzeme kısıtlı.
Popüler tariflerden ilk siz haberdar olmak ister misiniz?
Evet seçeneğini seçtiğinizde sitede en çok ilgi gören tariflerle ilgili bildirim alacaksınız. Bu bildirimleri istediğiniz zaman buradan katabilirsiniz.
çok lezzetli olduğuna eminim.ellerinize sağlık.
Teşekkür ederim Nuriye Hanım.
Sebzelerin Türk mutfağında kullanılmaya başladığı tarihleri incelediğimizde mutfağımızın tarihsel sürecini daha iyi anlayabiliriz.
Osmanlı padişahlarından Fatih Sultan Mehmet patates, domates ve patlıcan yememiştir.
Sebebi domates ve patatesin Amerika’nın keşfinden sonra Avrupa’ya, 19.yy. başlarında da Anadolu’ya gelmesi. Patlıcan da dünyaya Çin ve Hindistan’dan yayılmıştır.
Düşünebiliyor musunuz patates,patlıcan ve domatesin olmadığı bir sofrayı.
Kısıtlı imkanlarla, meşakkatli uğraşılarla ortaya çıkan muhteşem bir sofradır Osmanlı sofrası…
Gündeme getirdiğiniz için teşekkürler…
Ellerinize, emeğinize sağlık güzel tarifiniz için…
Teşekkür ederim Kaya bey,okuyorum ve mutfağıma uyarlıyorum.Osmanlı mutfağı hakkında söylediklerinizle haklısınız.Bahararat yolu zaten açık,Osmanlı mutfağında bolca kullanıyor ama malzeme kısıtlı.