İnternette ve burada bir sürü boza tarifi okudum, hiçbiri benim Vefa’da içtiğim boza lezzetinde olmadı. Sonunda kendim denemeye karar verdim. Bulgur ve pirinç ile boza olmuyor bana göre. Hele içine vanilya falan, hiç benlik değil. Kısaca bizim ağız tadımıza uygun bozayı yaklaşık üç aydır Türkiye’den getirdiğimiz maya ile devam ettiriyorum. Oldukça basit bir tarif vereceğim, deneyeceklere şimdiden afiyet olsun.
Bir bardak buğday bir gece önceden ıslatılır, ertesi sabah yıkanıp süzülür, düdüklü tencereye buğday ve üzerini iki katı geçecek kadar su eklenir. Yani aşağı yukarı bire iki bardak ölçüsü diyelim.
Düdüklüde otuz dakika haşlanır. Buharı çıkan düdüklünün kapağı açılarak içine yarım bardak toz şeker ilave edilip rondodan çekilir.
Kıvamı beşamel sosa yakın olunca pirinç süzgecine alınarak bir tahta kaşıkla bir başka kaba ezilerek aktarılır.
Üzerinde kalan posa bölümü atılır.
Kalan sıvıya parmak ile derece ölçümü yapılarak yoğurt mayalama ısısına gelince evde ki oda sıcaklığında ki eski boza yine tahta kaşıkla karıştırılarak katılır.
Karışım bir cam kapta fırına alınarak ertesi sabaha kadar bekletilir. Ben fırını ısıtmıyorum ve kabımı sarmıyorum, sadece kapağını gelişi güzel üzerine koyuyorum. Yani sıkıca kapatmak gerekmiyor.
Ertesi sabah kabımı fırından alıp kalorifer üzerine koyuyorum. Çok sıcak değil peteğim, Yani 35-40 derece gibi. Böyle bir gün daha bekletip yine tahta kaşıkla karıştırıyorum.
Sonra cam şişelere aktarıp buzdolabına koyuyorum.
İlk içimden önce bir bardak boza yine mayalık ayırıyorum. Ve dolapta bekleyen mayamı bir sonra ki boza için kullanıyorum.
Tarçın ve sarı leblebi bizce çok yakışıyor. Şimdiden afiyet olsun.